Sin - Sarı İstilâ Derzulyada kutsal kötülerin savaşı devam ediyor... "En büyük ego bile fark edilmeyi ister." Savaş, dehşet ve korku... Derzulyada güçsüzlere yer yok!!! Mabedin derinliklerindeki daire şeklindeki bir odada Sinin gördüğü en şaşırtıcı yaratık vardı. Cavlaklar onu insan sanıyordu, çünkü tıpkı robot gibi gerçeğinin üzeri örtülmüştü. Sinin gördüğü ise bütün vücudunu kaplayan dövmelerinden alevler çıkan canlı bir ateşti. "Sen ve ben," diye fısıldadı… "Levh-i Mahfuz." Bedenindeki dövme harfler yavaş yavaş ortaya çıkmıştı. Hepsi mora yakın alevler içindeydi. Bir şarkı mırıldanıyordu. Odadaki meşaleler sönmüştü, tek ışık kaynağı onun bedeniydi. Sin Sufi adına büyü denen bir gücün harekete geçtiğini anlamıştı. "Ağır bir yüküm var," dedi. "Binlerce yıldır taşıyorum onu. Paylaşmam gerekiyor. Heykel kadar hareketsiz ve bebek kadar çaresiz görünsen de çok güçlüsün. Sin, binlerce yıldır beklediği ilahım. Sende onun damgası var." Yakıcı parmakları, derisinin üzerindeki Sin yazısı üzerinde geziyordu. Bu harfleri tanıyordu. "Ama önce sana bir hikâye anlatmalıyım." (Tanıtım Bülteninden) Sayfa Sayısı: 304 Baskı Yılı: 2013 Dili: Türkçe Yayınevi: Altın Kitaplar
# | Site | Esktra Bilgi |
---|